19 Mart 2013 Salı
Elveda aşkım...
Elveda aşkım, elveda gidiyorum ben. Sana yaşanmışlıklar ve daha yaşanması gereken tonla anı bırakıyorum.
Ben gidiyorum aşkım, gidiyorum. Gözlerimde bitmek bilmeyen bir sen sağanağı, dilimde geçmeyen bir yangın. Aşkından değil ha, aşktan…
Söylenmemiş sözler bırakıyorum sana, tamamlanmamış hayaller, daha yapacağımız bir ton kavgalar, bağrışmalar… Bana daha yapacağın nazlar, alınganlıklar ve tavırlar, sana alacağım tonla papatya, kilolarca çikolatalar vardı aşkım. Neden bittik?
Hayallerimizde kurduğumuz bir evimiz vardı aşkım. İki erkek, bir kız çocuğumuz. Mutlu, huzurlu ve imrenilecek kadar güzel bir ailemiz vardı. Evimiz yıkıldı aşkım, o enkazın altında kaldık biz. Çocuklarımız öldü… Öldürdük. Katiliz biz aşkım.
Bakmaktan usanmadığım o mübarek gözlerin artık bana yabancı. Sana huzur veren kokum artık ölüm kokuyor. Ne ben melekleri kıskandıran saçlarının kokusunu duyuyorum, nede sen güven hissettiğin omzumun ve boynumun kokusunu. Eskisi gibi içten gülemiyoruz, çünkü biz bize çok yakışmıştık. Neden bittik?
Güle güle aşkım, güle güle. Hatırlamıyoruz artık biz, bizi. İhanet ettik anılara…
Sen benim göz yaşlarımı görmüştün. Hüngür hüngür ağlamıştım koynunda, sende dayanamayıp bana eşlik etmiştin. Güzel günler hep yaşanırdı. Biz zor günlerin insanlarıydık. İyi günümüzde bittik.
Elveda aşkım, ben gidiyorum. Seni senle, başkalarına bırakıyorum. Seni ve beni hiçbir zaman affetmiyorum. Anıların, hayallerin ve geleceğin katili bizi, geçmişte bırakıyorum.
Her zaman kahkaha at aşkım, gülmek en çok sana yakışıyordu… Hoşça kal aşkım…
P.S: Sen gideli çok oldu, ben yeni gidiyorum...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder